Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Türk, yaptığı yazılı açıklamada, ABD’nin aldığı sınır tedbirlerini eleştirdi.
ABD Başkanı Joe Biden tarafından duyurulan değişiklikler ortasında, mültecilerin süratli bir formda hudut dışı edilmek için tahliyesi ve sistemsiz göçmenlerin hudut dışı edilme sürecini hızlandıran “42. kanunun genişletilmesi” yer alıyor.
42. kanunun ABD göçmenlik yetkilileri tarafından, ülkenin güney hududunda gerekli süreç ile yordama uygun olmadan ve müdafaa gereksinimleri göz arkası edilerek yaklaşık 2,5 milyon sefer kullanıldığını kaydeden Türk, bu yolla insanların Meksika’ya yahut kendi ülkelerine gönderildiğini anlattı.
“Kişinin kökeni, göçmenlik statüsü yahut memleketler arası bir hududa nasıl ulaştığının kıymeti yok. Sığınma hakkı bir insan hakkıdır.” tabirlerini kullanan Türk, ABD’nin aldığı tedbirlerin toplu hudut dışı yasağı ve geri gönderme prensibiyle çeliştiğini ve risk oluşturduğunu kaydetti.
Volker Türk; Venezuela, Küba, Haiti ve Nikaragua’dan ayda yaklaşık 30 bin kişinin, 2 yıllık mühletle sonuyla ve sıkı şartlarla ABD’ye gelmesine imkan sağlayan “şartlı insani tahliye” programının da uzatılabileceğini belirterek “(Mülteciler için) İnançlı ve nizamlı yollar oluşturmak ve genişletme için alınan tedbirleri memnuniyetle karşılasam da bu çeşit teşebbüsler sığınma hakkı ve korunma gereksinimlerinin ferdi olarak kıymetlendirilmesi de dahil, temel insan hakları kıymetine yapılmamalıdır.” sözlerini kullandı.
Bazıları için insani kaideli tahliyeye hudutlu erişimin herkesin kendi insan haklarını müdafaasının yerine geçmemesi gerektiğine işaret eden Türk, bu hususta BM Mülteciler Yüksek Komiserliğinin kaygılarını de paylaştı.
Türk, tüm mülteci ve göçmenlerin insan haklarına milletlerarası hudutlarda hürmet gösterilmesi ve bunların korunması davetini yineleyerek “Göç krizleri hakkında çok fazla konuşma duyuyoruz fakat gerçek krizde olanlar genel olarak göç edenlerdir. Onları kötülemek ve uzun müddettir elde ettikleri hakları geri almak yerine göçü, insan haklarına hürmet duyarak inançlı bir formda yönetmeliyiz.” diye konuştu.
BIDEN’IN YENİ SINIR PLANI
ABD Başkanı Joe Biden, 5 Ocak’ta düzenlediği basın toplantısında, son haftalarda “42. kanun” tartışmalarıyla gündemden düşmeyen sistemsiz göçmenler problemine karşı hükümetinin çalışmalarını anlatmıştı.
Kovid-19 salgını periyodunda sistemsiz göçmenleri süratli halde hudut dışı etmek için çıkarılan kısıtlamaların Kübalı, Nikaragualı ve Haitililere karşı uygulanmaya devam edileceğini aktaran Biden, bu üç ülke ve Venezuela’dan her ay 30 bine kadar göçmenin hava yoluyla girişine müsaade verileceğini duyurmuştu.
Biden, ABD’ye yasa dışı girmeye çalışan Kübalı, Nikaragualı ve Haitili sistemsiz göçmenlere seslenerek “Bu yeni süreç sistemli, inançlı ve insancıl. Onun için yalnızca sonda ortaya çıkmayın.” davetinde bulunmuştu.
“Bu tedbirler tek başına tüm göçmenlik sistemimizi düzeltmeyecek lakin çok yardımcı olabilir.” diyen Biden, bu probleme yönelik Kongreye kapsamlı göçmenlik planı gönderdiklerini lakin Cumhuriyetçilerin bunu dikkate almak istemediğini lisana getirmişti.
Biden hükümetinin, geçen ay sistemsiz göçmenlerin hudut dışı edilme sürecini hızlandıran 42. kanunu kaldırma hazırlıkları yaptığını açıklaması tartışmalara neden olmuştu.
Özellikle Meksika’ya sonu bulunan Cumhuriyetçi eyaletler, 42. kanunun kaldırılma planına reaksiyon gösterirken Teksas’ın El Paso üzere sona yakın birtakım kentlerde sistemsiz göçmen akınına karşı acil durum ilan edilmişti.
New York ve California üzere Demokrat idareye sahip eyaletler de 42. kanunun kaldırılması halinde tekrar sistemsiz göçmen akınına uğrayabilecekleri ikazında bulunarak Kongre ve federal hükümetten finansal yardım davetinde bulunmuştu. (AA)